Hepimiz Paris’teki saldırılarla sarsıldık. Dolayısıyla bazı mesajları tekrarlamamı mazur görün ama gerçek düşüncemi açıklamak istiyorum. Bu öylesine bir zirve olamaz.

Cuma gecesi Paris’te dünyanın özgür halkları teröristlerin saldırısına uğradı. Hepimiz birlikteliğimizi vurguladık ama kelimeler yetersiz kalıyor. Bugün harekete geçme vaktidir. Cumhurbaşkanı Hollande ile konuştum. O da bana Fransa’nın net bir şekilde harekete geçilmesini beklediğini söyledi. Bu kapsamda G20 liderlerinin teröre karşı tam bir kararlılık göstermesinin bekliyoruz.

Burada, G20’de, bizim özel bir sorumluluğumuz var. Terörizme sağlanan desteği gündeme getirmek için daha uygun bir ortam olamaz. Terör örgütleri, birçok ülkenin finansal ağından geçen parasal kaynak olmadan plan yapamaz, faaliyet gösteremez. Paranın el değiştirdiği şüpheli şartlara dair tam olarak bilgi alışverişinde bulunursak, bu tehdidi etkin bir şekilde engelleyebiliriz.

Terörle mücadele sadece para akışıyla alakalı değildir. Bu ayrıca, örneğin Suriye gibi, sahada yaptığımız operasyonlarla ilgilidir. Samimi konuşmak gerekirse, bir şeyi açık bir şekilde belirtmemiz gerekir. Paris’teki saldırılar, Suriye’de savaşan ılımlı muhalefetin işi değildir. Bu, sözde İslam Devletinin ya da DEAŞ’in işidir. Ben, G20 liderlerinin hepsine DEAŞ’e karşı mücadeleye ağırlık vermeleri konusunda uyarıda bulunacağım. Özgür dünyanın gerçek düşmanları ılımlı Suriye muhalifleri değil, DAEŞ’tir.

Bizler ayrıca, evlerinden kaçan milyonları, zalim rejimlerden ve teröristlerden kurtulmaya çalışanları içeren bir mülteci krizinin ortasındayız. Bunun küresel bir kriz olduğunu ve küresel bir çözüm gerektirdiğini artık bugün kabullenmeliyiz. Dolayısıyla, hem kısa dönemdeki ihtiyaçların karşılanması ve bunun derinlerdeki sebeplerine bir çözüm bulunabilmesi için G20 liderlerine koordine bir çözüm bulma konusunda çağrıda bulunuyoruz. Biz ortaklarımızdan Avrupa’dan daha fazla bir şey yapmalarını beklemiyoruz, ancak uluslararası çevrelerin bundan geri de kalmamalarını istiyoruz. Tüm G20 ülkeleri bu krizin doğurduğu sorumlulukları üstlenmelidir Kararlarımızın temelinde birliktelik olmalıdır.

Son olarak, dünya liderlerine COP 21 İklim Konferansına katılmaları için çağrıda bulunuyorum. Dünyaya iklim değişikliği konusunda dayanışma halinde ve terörizme karşı birlik içinde olduğumuzu göstermeliyiz. Paris’teki varlığımız, dünyanın bu baskıya boyun eğmediğinin bir işareti olmalıdır. Burada, kimseyi ayırmadan, dünya liderlerine çağrıda bulunuyorum. Teşekkür ederim.